Kalça kayması, küçük yaşlarda kendisini tam olarak göstermemektedir. En net olarak 10-15 yaşları aralığında tespiti daha kolaydır. Çünkü bu yaş aralığında hastalığın ilerleme hızı artmaktadır. Bu hastalığın bulunduğu kişilerde obezite ile risk daha da artmaktadır. Ayrıca aşırı kilo kaymayı hızlandırarak, hastalığın ilerlemesine neden olur. Kalça kayması ile ilgili ilk belirtiler kalça bölgesindeki şiddetli ağrılarla ortaya çıkmaktadır. Bu ağrıyla birlikte yürümede aksama ve ayağın dışa dönmesi gibi diğer sorunlar da baş göstermektedir. Kalça kayması, fiziksel muayene ile kolaylıkla tespit edilebilmektedir. Ancak net bilgiler röntgen sonuçları ile ortaya çıkmaktadır. Kalça kayması, muayeneye göre üç farklı şekilde sınıflandırılır. 30 dereceden küçükse hafif kayma olarak, 30-60 derece arasında ise orta dereceli kayma, 60 derecelik bir kayma varsa ileri düzeyde kayma olarak ifade edilir. Tedavi yöntemleri bu derecelere göre uygulanır.

Kalça kayması, cerrahi müdahale ile düzeltilebilecek bir rahatsızlıktır. Kayma oluşan bölge cerrahi müdahale ile femur başındaki kısım yerine oturtulur ve bir vida ile sabitleme yapılır. Bu işlem sırasında röntgenle kontrol yapılır ve bu şekilde tedavi uygulanır. Kalça kayması ilgili tedavi yöntemleri 30 yıllık bir geçmişe sahiptir. Bu süre zarfında yapılan operasyonlarda büyük başarılar elde edilmiştir. Kalça kayması tedavi edilmediğinde kalça kısmındaki kıkırdak yapı aşınarak deforme olur ve kalıcı hasara yol açar. Bu yüzden hasta ömür boyu fiziksel olarak sorun yaşar. Kalça kaymasının çocuklarda erken tanıyla hafif düzeyde tedavi edilmesi son derece önemlidir. Bu şekilde olumlu sonuç alma ihtimali daha yüksektir. Çocuklara uygulanan cerrahi müdahale sonrası iyileşme süresi de son derece kısadır. Maksimum 6 hafta içerisinde hasta normal şekilde yürüyebilecek hale gelir. Kalça kayması ameliyatı sonrası önemli olan kalça kısmının tam anlamıyla iyileşmesi için fazla aşırı hareketler yapılmamasıdır.

1 Yorum Yapılmış "Kalça Kayması"